Yoğunlukla medya aracılığıyla (TV, gazete haberleriyle) şahit olduğumuz ve günden güne katmerlenen, sokak köpeği/sokak hayvanı “sorunu” olarak, hedef gösterici biçimde söyleme dökülen durumun aslında sokaklarda hayatını sürdürmeye çalışan canlılarla ilgili olmadığını çok iyi biliyoruz.
Sokaklarda -sadece- hayatta kalma ve var olma mücadelesi veren köpeklerin, kedilerin insanlara göre “sorun” olarak kodlanmasının başında gelen nedenlerin en önemlisi hep gözlerden kaçıyor ya da yanlış ve gayriinsani yöntemlerle “halledilmeye” “ortadan kaldırılmaya” çalışılıyor, ne yazık ki!
Esasında, kötü koşullara sahip olmasına bakmaksızın barınaklara kapatarak seçmenden oy almaya çalışan yerel yönetimler ve hayvanları (sadece ve sadece “insan olmadıkları için”) uzakta tutulması gereken veya yaşamayı hak etmeyen canlılar olarak gören yönetim anlayışının sorunudur bu! Hiç bir canlı sadece var olduğu için sorun olarak adlandırılmayı hak etmez.
Bu çerçevede bağımsız bir sivil toplum kuruluşu, Hayvan Kurtarma Derneği olarak, kim yaparsa yapsın, hayvanları beton hapishaneler olan belediye barınaklarına kapatarak varlıklarını zulme dönüştüren, onları sırf şehirlerde görünür olmasınlar diye ormanlara, açlığa ve ölüme terk eden her tür pratiğe karşıyız.
Kısırlaştırmanın ve yaşadığı alana geri bırakmanın önemini her fırsatta, her ortamda savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Bu konudaki bilinçlendirme çalışmalarımıza da devam edeceğiz.
Bu konuya olan yaklaşımımız nedeniyle Ankara’da yaşayan bir gönüllümüz (Burcu Emel), İngiltere’de 6 -11 Mart 2016 tarihleri arasında Dogs Trust Vakfı (Dogs Trust Foundation) tarafından düzenlenen uluslararası bir eğitim çalışmasına katıldı. Dogs Trust, 1891 yılında İngiltere’de kurulmuş bir vakıf, ülke genelinde 21 barınağı var ve yılda 16 Binden fazla köpeği sahiplendiriyor. Misyonları, tıbbı nedenler haricinde tüm köpeklerin ölüm tehdit ve tehlikesinden uzak, mutlu bir yaşam sürmeleri. Bu yıl Dogs Trust Vakfı’nın düzenlediği eğitime çeşitli ülkelerden, Bulgaristan, Romanya, Kosova, Polonya, Malta, Hindistan, Sri Lanka, Meksika ve İspanya’dan 15 kişi katılmış.
Eğitimde ülkemizi de yakından ilgilendiren çok önemli konulara yer verilmiş: Sokak köpeklerinin yakalanması için insani yöntemler kullanılması; kısırlaştır-aşıla-yaşat programlarının uygulanması, barınak yapımı, salgın hastalıkların önlenmesi, biyo-güvenlik ve köpek ısırma vakalarının engellenmesi… Eğitim son derece yarayışlı ve öğretici nitelikte gerçekleştirilmiş…
Bu uluslararası eğitim programı (Dogs Trust International Training Program), Türkiye’de 5199 nolu Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında -yasal olarak- zorunlu kılınan uygulamaların eksiksiz hayata geçirilmesinin önemini de bir kez daha doğruluyor.
Hayvan Kurtarma Derneği olarak, bu konuda uygulamayı ve sorumluluğu elinde tutan belediyelere “yaşamı koruma” yönündeki pozitif ödevlerini ve “öldürmeme” yönündeki negatif ödevlerini; çalıştırdıkları kişilerin eğitimli olmaları ve bu kişilere eğitim verilmesini hatırlatmak istiyoruz.
Belediyeler, “kısırlaştır-aşıla-yerine bırak” yöntemini uygulamak zorundalar. Ayrıca sokak köpeklerini yakalarken hayvan haklarına ve vicdani/etik kurallara uygun biçimde, kanunda da yazılı olduğu gibi ağ ve kafes kullanmak zorundalar. Uygulamada yapılan yanlışlar, bu konulardaki eğitimsizliği ve eğitime duyulan ihtiyacı, yanlış bilinci her gün tekrar tekrar karşımıza çıkartıyor.
Bu nedenle Hayvan Kurtarma Derneği olarak, bu yöndeki eğitim çalışmalarını ülkemizde de gerçekleştirmek, devlet kurumlarıyla ortaklaşa eğitim programları-kısırlaştırma programları hayata geçirmek istiyoruz. Bunun için çeşitli çalışmalar yapmaya başlayacağız ve kolektif olarak hem sivil toplum ve hem de resmi kuruluşlarla çalışmaya hazırız.
Hayvan Kurtarma Derneği.